Greil Marcus – Ruj Lekesi

e-kitap indir
Ruj Lekesi Kitap Kapağı Ruj Lekesi
Greil Marcus
Ayrıntı Yayınları
512

"Saçmalık bu!" Bilgi dediğiniz, yükseklerden bakan düzenbaz miyopların "sorumsuzca çöplenelim, yedikçe şişinelim ve sonuçta karşımıza çıkan bilgi heveslisi gençler üzerinden egolarımızı tatmin edelim" diye önümüze sürdükleri leziz tatlarla dolu bir mönüden başka nedir ki? Dadacılar avangart sanat tarihinden, Sex Pistols rock tarihinden, Paris Komünü ise sosyalist mücadeleler tarihinden izler taşıyan birer akım; Sitüasyonist Enternasyonal hareket de kolej mezunu radikallerimizin kendi imgelerini düşürerek avundukları yalın bir ayna değil midir? Karl Marx'ın Katharistlerle, Hasan Sabbah'ın Slits'le, kendini işçi sınıfının davasına adayan sevgili Rosa Luxemburg'un aşkla, Adorno'nun Lettrist Enternasyonal'le ne gibi bir alakası olabilir? Çağlar "gerisinde, üstünde, altında, yanında kalmak için" değil midir? "Zamansız bir âlemde devinip duran çağları önüne ve içine almanın" ne gereği var? Bilgi diye sunulagelmiş çöplüğün içinde ziyafete dalan domuzcuklar gibi haz duyarak gevşemek varken bu zevzeklik de ne oluyor? Tarih kelamın "ol!" buyruğuyla gelen şiddetle mi başlar, yoksa Slits'in bir konser esnasında kanlı âdet bezlerini hayranlarının suratına fırlatmasıyla mı? 12. yüzyılda Balkanlar'da doğan bir sapkınlığın Alman İşçi Konseylerini kucaklayıp Strasbourg'u dolaştıktan sonra Das Kapital'den aldığı feyzle Johny Rotten'ın gırtlağında pat-laması nasıl bir tarih ola ki? Nasıl olur da Kronstadt direnişçilerinin nefesi Lora Logic'in dudaklarında ahenkle çınlamaya başlar?

"Efendim, sütunları kaldırtacağınız söylentileri çalkalanıyor şehirde. Acımalısınız bize, bize acımalısınız. Çünkü biz, sizin tebanız, o sütunlar üzre var oluyoruz."

Greil Marcus hiç acımıyor. Sahih bir efendiye yaraşanı yapıyor! Yüzlerce yıldır en katıksız umutlarımızı istismar eden işaret levhalarının bulunduğu sütunları yerle bir ettiği gibi, bu levhaları da eriten alevler püskürerek kendi bildiği tarihi yazıyor. Bu tarih, efendinin köleleştirdiği tebasına döktüğü timsah gözyaşlarını hiç kaale almıyor. Bu tarih, ne aşağıdan yazılıyor ne yukarıdan. Yalnızca içten, yalnızca gönülden. Ne aşağı kalıyor ne yukarı. Ne teba ne efendi!

Bize düşense, hiç değilse Sex Pistols ile Slits'in birer kasetini ele geçirdikten son-ra kitabı açmak; ama açmadan önce, kitabı şarap şişesinden çekilen okkalı bir yudum eşliğinde ve mutlaka bir tutam Hayyam ile çalkalamak oluyor. Evvelki gün içinizde bir midyenin barındırdığı kadar olsun can olmadığını hissetmiş olsanız bile, yarın uyandığınızda bir şarkı mırıldanmaya başlayacağınıza emin olabilirsiniz.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Engin Özendes – Osmanlı İmparatorluğu’nda Fotoğrafçılık

e-kitap indir
Osmanlı İmparatorluğu'nda Fotoğrafçılık 1839-1923 Kitap Kapağı Osmanlı İmparatorluğu'nda Fotoğrafçılık 1839-1923
Engin Özendes
YEM Yayınları
356

Osmanlı İmparatorluğu'nda Fotoğrafçılık 1839-1923, bulunuşundan hemen sonra İmparatorluk topraklarına ulaşan fotoğrafın 1839 ile 1923 yılları arasındaki serüvenini anlatıyor. Engin Özendes, bir yandan Osmanlı toplumunun fotoğrafa ve fotoğrafçılığa yaklaşımını, geleneklerine bağlı Osmanlı sultanlarının, 19. yüzyılın bu yeni buluşuna gösterdikleri ilgiyi; hatta fotoğrafçılık mesleğini sürdürenlere verdikleri desteği anlatırken, mekândaki ve toplumdaki değişimi her biri tarihi belge niteliği taşıyan fotoğraflarla dönemin sosyal yaşamını da gözler önüne seriyor. Bir belge olarak gelecek kuşaklara ışık tutacağına inandığı kitabında Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde çalışmış olan fotoğrafçıların ayrıntılı bir listesini de veren Engin Özendes Türkiye'nin fotoğraf geçmişini tanımak, araştırmak isteyenlere, Ortadoğu fotoğrafıyla ilgilenenlere de çok önemli bir başvuru kaynağı sunuyor.

Geçmişi günümüze taşıyan çok değerli fotoğraflardan oluşan Osmanlı İmparatorluğu'nda Fotoğrafçılık 1839-1923, geniş bir coğrafyada fotografçılığın maceralarını anlatırken merak uyandıran pek çok soruya da yanıt veriyor:

"İslam dininin etkin olduğu Osmanlı milletler topluluğunda, Müslüman sultanların saraylarına fotoğrafın kolaylıkla girebilmesinin ve hatta onlardan destek görmesinin, fotografçıların ödüllendirilmesinin gizemi neredeydi?"

"Sokaklarında kar gibi beyaz yaşmaklarıyla gezen zarif Müslüman kadınların, kırmızı fesli Osmanlı erkeklerinin gözleri, değisik bir ülkeyi tanımak için gelmis şık Batılı kadınların ve erkeklerin bakışları, nasıl bir dünyayı izlemisti bu Doğu kültürü yaşamında?"

"Orient'in İncisi; bugün dünyada en fazla değisiklige uğramıs kent İstanbul... Ve bu kentin en karışık milletleri barındıran caddesi Péra nasıl bir yaşama tanık olmuştu?"


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Camille Paglia – Cinsel Kimlikler

e-kitap indir
Cinsel Kimlikler: Nefertiti'den Emily Dickinson'a Sanat ve Çöküş Kitap Kapağı Cinsel Kimlikler: Nefertiti'den Emily Dickinson'a Sanat ve Çöküş
Camille Paglia
Epos Yayınları
731

Camille Paglia, bu devasa çalışmanın amacını şöyle açıklıyor: “Batı kültürünün antik çağlardan günümüze kesintisizce devam eden bütünlüğünü–devamlılığını göstermek ve kadının çok eski zamanlara dayanan gizemi ve ihtişamına hak ettiği değeri yeniden kazandırmak.”
Tabuların tarihini kışkırtıcı bir tarzda ihlâl eden ve dağıtan Camille Paglia, cinselliğin ve cinsel kimliklerimizin biçimlendiği tarihi, antik çağlardan günümüze edebiyat, sanat tarihi, psikoloji, din gibi disiplinlerin ürünlerinden yararlanarak araştırıyor.
İnsanın radikal bir biçimde yeniden ele alındığı bu cüretkâr ve devasa kitapta, etkisi altında olduğumuz batı kültürüne içeriden bir gerilla hareketi gerçekleştiriliyor. Cinsel Kimlikler’de Antik dünyadan, Kleopatra’ya ve Mısır’ın saray ihtişamını kendi topraklarına taşıyan Roma’dan, Rönesans ve Romantizme ve aralarında E. Dickinson’ın da bulunduğu belli başlı yazarlardan, yirminci yüzyıl sineması ve televizyonuna, spora ve nihayet Rock müziğe varıncaya kadar Batı Kültürü’nü yapılandıran tarihin bütün öğeleri ve cinselliğin uçsuz bucaksız, bitimsiz ve dehşet verici tarihi tüm ayrıntılarıyla inceleniyor.
Camille Paglia, büyülenerek ya da dehşete düşerek ‘taşıdığımız’, ama bir türlü terk edemediğimiz cinsel maskelerimizin/kimliklerimizin ve cinsel kâbuslarımızın nasıl bir hiyerarşi içerisinde biçimlendiğini/biçimlenmeye devam ettiğini anlatıyor.
Cinsel “maskelerimizi/kimliklerimizi” tahakküm ve itaatin toplumsal temsili olarak günlük hayatımızda taşıyoruz. Pek çok insan, edinilmiş ahlâkî ilkelerle üstünü örttüğü “kölelik gerçeğiyle” sadece uyanır uyanmaz unuttukları rüyalarında yüzleşebiliyorlar.
Cinsel kimliklerimiz ve cinsel rollerimiz farkında olmadan yaşadığımız hayatımızdaki özgürlük arayışını ve talebini köleliğin insana tatlı gelen bir başka biçimine dönüştürmüyor mu?


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Feyyaz Bodur – Fotoğrafın Tarihi

e-kitap indir
Fotoğrafın Tarihi Kitap Kapağı Fotoğrafın Tarihi
Feyyaz Bodur
Tablet Kitabevi
129

Bugüne kadar ulaşabildiğimiz kaynaklardan fotoğraf tarihi içende yer alması gereken kişiler için Aristo'ya kadar geri gidebiliyoruz. İşte Aristo'dan bu yana fotoğrafın olmazsa olmazı ışık ve ışığın etkisi üzerinde deneyler yapmış yetenekli kişilerin günümüze ulaşmış bilgilerinin derlenmesi ve yeniden değerlendirilmesi ile bu kitap hazırlandı. Fotoğraf ve tarihi üzerine binlerce kitap ve makale yazıldı ve bir o kadar da sözlü ve görsel sunumlarda bulunuldu. Çekilen fotoğraf karelerinin sayısını bilmek ise çokluğundan olanaksızdır.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir