Francis Robinson – Cambridge Resimli İslam Ülkeleri Tarihi

e-kitap indir
Cambridge Resimli İslam Ülkeleri Tarihi Kitap Kapağı Cambridge Resimli İslam Ülkeleri Tarihi
Francis Robinson
Kitap Yayınevi
424

İslam dünyası 8. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar hem coğrafi yayılımı hem de yaratıcılığı açısından başat bir konum sergiliyordu. 7. yüzyıldaki Arap fetihleri, Haçlı Seferleri ve Osmanlı Türklerinin Avrupa’ya yaptıkları akınlar, Batı dünyasının İslam’ı bir çatışma ve savaş odağı olarak algılamasına neden oldu. Aslında İslam Batı için aynı zamanda bir aydınlanma kaynağıydı. Müslüman İspanya’nın bir parçası olan Toledo, ortaçağda Yunan felsefe ve biliminin, Arap ve İbrani katkılarıyla donatılarak Avrupa’nın geri kalan bölümüne iletildiği bir merkez haline gelmişti. Matematik, astronomi ve tıptaki bilimsel ilerlemeler İslam sayesinde Batı’ya ulaştı. Müslüman dünyası aynı zamanda uzakdoğu ile Avrupa arasındaki uluslararası ticaretin merkezi olmuştu. Sulama teknolojisi gibi tarımsal yeniliklerle, aralarında şeker ve pamuğun da bulunduğu çok sayıda değerli ürün Doğu kaynaklıydı. Baharat, boyalar, ipek gibi değerli kumaşlar Batı’ya Müslüman dünyasından geliyordu.
Bugün Dünya nüfusunun beşte birini Müslümanlar oluşturuyor. Ama Batı dünyasında İslam’ın ne olduğu hakkında yaygın önyargılar hâlâ devam ediyor ve belki de artıyor. Francis Robinson ve arkadaşları bu kitapta işte bu ikilemi çözmeye çalışıyor. Batı dünyasının İslam’ı yekpare bir kültür biçiminde algılamasını eleştirerek Müslüman toplumların iktisadi temellerini, sosyal düzenlerini, bilgiye ve bilgi iletimine ilişkin yaklaşımlarını, bunların sanat ve mimarideki ifade biçimlerini ve nihayet çağdaş gelişimlerini inceliyor. Kitapta birçok alanda aynı dini, entelektüel ve kültürel köklere sahip olan İslam ve Batı dünyaları arasındaki karşılıklı ilişkilere özel bir vurgu yapılıyor ve Batı egemenliğinin çok yeni bir olgu olduğu vurgulanarak, iki uygarlığın birçok şeyi birbirlerinden öğrendiği gösteriliyor. Profesör Francis Robinson, Londra Üniversitesi’nde öğretim üyesi. İslam araştırmaları alanında bir çok kitabı ve elliden fazla makalesi yayınlandı.

Yüzlerce resim ve birçok haritayla donatılmış bu kitapta şu bölümleri bulacaksınız:
Dünyada İslamın Yükselişi
İslami Dünya Sisteminin Doğuşu: 1000-1500
Avrupa’nın Genişlemesi Döneminde İslam Dünyası: 1500-1800
Batı Eegemenliği Çağında İslam Dünyası: 1800’den Günümüze
Müslüman Toplumların Ekonomisi
Müslüman Toplumun Düzeni
Bilgi, Bilgi İletimi ve Müslüman Toplumların Oluşumu
Müslüman Toplumlarda Sanat


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

İdris Bostan – Beylikten İmparatorluğa Osmanlı Denizciliği

e-kitap indir
Beylikten İmparatorluğa Osmanlı Denizciliği Kitap Kapağı Beylikten İmparatorluğa Osmanlı Denizciliği
İdris Bostan
Kitap Yayınevi
384
Bir kara devleti olarak tarih sahnesine çıkan Osmanlılar kısa sürede denizle tanıştılar ve onu eski sahiplerinden yavaş ama emin adımlarla teslim aldılar. Karadeniz ve Akdeniz adlarıyla yeniden tanımladıkları iki büyük denize sahip ve hâkim oldular. Artık Osmanlı padişahları "sultân/hâk'nü'l-bahreyn" olarak anılıyordu. Akdeniz’de öylesine güçlülerdi ki, iki donanmayı birden sefere gönderebiliyorlardı. II. Bayezid devrinde Kızıldeniz’de baş gösteren ve mukaddes toprakları denizden tehdit eden Portekiz tehlikesi karşısında Memlûkler Osmanlı devletinden yardım istiyor, Osmanlı denizcileri açık denizlere yöneliyordu. Barbaros Hayreddin Paşa’nın Preveze’de Akdeniz hâkimiyetini kesinleştirdiği yıl, Mısır Beylerbeyi Hadım Süleyman Paşa donanmasıyla Süveyş’ten çıkıp Yemen’i fethederek Hindistan’a gidiyor ve Kanuni, bizzat çıktığı Boğdan seferinde Bender’i fethediyordu. 1538 tarihli Bender kitabesine göre artık o, "bahr-ı frenk ve mağrib ve Hind" denizlerinde "gemiler yürüten" bir sultandı. Doğu ve Uzakdoğu’nun ünlü baharat ticaret yolu Osmanlıların müdahalesi sayesinde Portekiz’in bütün çabalarına rağmen eski güzergâhını korumaya devam etti. Osmanlı donanması çoğu kez İspanya, Venedik, Fransa, Papalık, Ceneviz, Napoli ve Malta gibi denizlerde söz sahibi devletlerin oluşturduğu müttefik Haçlı donanmaları ile tek başına mücadele etti. Bu kitap, Osmanlı deniz politikaları, deniz teknolojisi ve ticaretini ele alan makalelerden oluşuyor. Makalelerin dayandığı Osmanlı belgelerinin çokluğu Osmanlı devletinin denizlere gösterdiği ilginin de bir işareti. 16. yüzyıl sonrasına ait yüzlerce tersane muhasebe defteri, gemi inşası ile ilgili malzemelerin kaydedildiği belgeler, gemilerin donanımı, mürettebatı ve onların yiyecek-giyecek ihtiyaçlarının sağlanması hakkındaki sayısız evrak araştırmacılarını bekliyor. Sadece denizciliğin siyasi tarihini değil, deniz teşkilatını ve deniz ticaret tarihini de aydınlatacak özellikte olan bu engin belge hazinesini doğru okumak ve anlamlandırmak bizi sağlıklı sonuçlara ulaştıracak. Prof. Dr. İdris Bostan, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü öğretim üyesi.

!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

İrvin Cemil Schick – Avrupalı Esireler ve Müslüman Efendileri

e-kitap indir
Avrupalı Esireler ve Müslüman Efendileri: Türk İllerinde Esaret Anlatıları Kitap Kapağı Avrupalı Esireler ve Müslüman Efendileri: Türk İllerinde Esaret Anlatıları
İrvin Cemil Schick
Kitap Yayınevi
404

Avrupa ve Amerika edebiyatlarında esaret anlatıları çok önemli yer tutar. O kadar ki, roman türünün öncüleri oldukları bile öne sürülmüştür. Nitekim Don Quijote’den Robinson Crusoe’ya erken dönem romanlarının birçoğunda yabancı bir ülkede tutsaklık motifine rastlanır. Yayınlandıkları dönemlerde çok popüler olan esaret anlatılarının bazısı gerçek anlamıyla bestseller düzeyine ulaşabilmiştir. Sadece Amerika’da Mağrip konulu 20 kadar esaret anlatısı yayınlanmış, bunlar neredeyse toplam 150 baskı yapmıştır. Bu başarının başlıca nedeni, anlatıların, üretildikleri toplumlarda birçok işlev birden görebilmesiydi: Din propagandası, savaş çığırtkanlığı, toplumsal eleştiri, toplumsal cinsiyetin inşası, erotizm ve dahası. Bu derlemede, Avrupalı kadınların Türk olarak nitelendirdikleri düşmanlar tarafından tutsak edilip, kurtulduktan sonra kaleme aldıkları ve 1683-1875 yılları arasında yayınlanmış olan 10 ayrı birinci şahıs esaret anlatısı yer almaktadır. Gerçi bu anlatıların çoğunun kurgusal olduğunu artık biliyoruz, ama yayınlandıkları devirde gerçek oldukları varsayılmış, Batı’nın Türkiye’ye ve daha genelde İslam dünyasına bakışını önemli şekillerde etkilemişlerdir. Ve etkilemeye devam etmektedirler. İkinci Körfez Savaşı’nda, 3 Mart 2003 tarihinde birliğiyle beraber pusuya düşürülen, yaralı olarak bir Irak hastahanesine kaldırılan ve orada dokuz gün bakım gördükten sonra büyük bir medya olayı haline getirilen bir askeri harekât sonucunda esaretten kurtarılan er Jessica Lynch, kamuoyunun gözünde aynen bu kitaptaki esaret anlatılarından birini yaşamış; sarı saçlı, soluk tenli bir kadının, esmer adamlar tarafından esir alındığı, ancak Tanrı’nın inayeti (ve de Amerikan ordusunun üstün becerisi!) sayesinde özgürlüğüne kavuştuğu birkaç yüzyıllık bir senaryoya yerleştirilmiştir. İrvin Cemil Schick, İstanbul doğumlu ve Massachusetts Institute of Technology?de araştırmacıdır. Batı’nın Cinsel Kıyısı: Başkalıkçı Söylemde Cinsellik ve Mekânsallık (Tarih Vakfı, 2002) ve Çerkes Güzeli: Bir Şarkiyatçı İmgenin Serüveni (Oğlak Yayınları, 2004) başlıklı kitapları vardır. Başlıca ilgi alanları, İslam’da kadın ve Müslüman kadının temsili, İslami kitap sanatları, kimlik ve çağdaşlaşmadır.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Murad Efendi – Türkiye Manzaraları

e-kitap indir
Türkiye Manzaraları Kitap Kapağı Türkiye Manzaraları
Murad Efendi
Kitap Yayınevi
374

30 Mayıs 1836’da Viyana’da Franz von Werner adı verilen bir çocuk dünyaya geldi. Bu çocuk büyüdü, iyi bir eğitim aldı ve sonra da asker olmaya karar verdi. Kırım Savaşı’na katılmak üzereyken Galiçya’da birliğinden kaçarak Osmanlı Devleti’ne sığındı. Belki de iki erin kurşuna dizilmesine tepki göstermişti. Teğmen rütbesiyle Osmanlı ordusuna alındı, adı Murad Efendi oldu. Çoğunu Polonya milliyetçisi subayların oluşturduğu Gâvur Alayı diye anılan birliğe katıldı. Komutanı Mehmet Sadık Paşa, 1851’de Müslüman olmuş Polonyalı şair Michael Czaikowski’ydi. Ama dinini değiştirmedi. 1858 başlarında ordudan ayrıldı, Osmanlı hariciyesi bünyesinde çalıştı, Berlin Büyük Elçiliği makamına kadar yükseltildi. Edebiyat ve sanat dostu bir çevreye sahip olan Murad Efendi’nin 1869’da bir şiir kitabı, bunun ardından da 1871’de III. Selim adındaki trajedisi yayınlandı. 1877’de bütün Avrupa’nın gözünün Doğu meselesine çevrildiği sırada Türkische Skizzen (Türkiye Manzaraları) yayınlandı. Murad Efendi, 1877 yılının haziran ayında bir daha dönmemek üzere İstanbul’dan ayrıldı. 8 Eylül 1881 sabahı görev yerinin değiştirileceği ve Berlin büyükelçiliğine terfi edeceği haberini aldığında çok sevinmişti, ama 12 Eylül 1881 sabahı hizmetçisi, Murad Efendi’yi masasının üzerine başı düşmüş vaziyette cansız buldu, mumlar tamamen yanıp tükenmişti. Çok yönlü bir yazar olan Murad Efendi, kısa ömrüne rağmen edebiyatın çeşitli türlerinde 18 eser vermişti. Türkçeyi, üstün dil öğrenme yeteneği sayesinde o kadar iyi kavramıştı ki, divan şiirinden Almancaya tercümeler yapıyordu. İki ciltlik bir seyahatname olan Türkiye Manzaraları, gezi notları türünde yazdığı tek eserdir. Yazar, bu eserinde içinde bulunduğu Osmanlı toplumuna ait izlenimlerini olabildiğince yansız, ama muhteşem bir üslupla anlatmakta, Avrupalı okura hemen hemen hiç tanımadığı “Osmanlılığı” tanıtmaya çalışmaktadır. Türkiye Manzaraları yabancı seyyahların kaleme aldığı seyahatnamelerden farklıdır çünkü içeriden bakılarak yazılmıştır ve Osmanlı toplumunu, yaşam felsefesinden, edebiyatına, idari işleyişinden, ordusuna ve siyasal yaşamına kadar ayrıntılarıyla kavramış bir adamın kaleminden çıkmıştır.

İstanbul, Ünye, Trabzon, Karadeniz kıyıları, Kıbrıs, Hersek, Osmanlı kadınları, çocuk yaşamı, Osmanlı tiyatrosu, Osmanlı şiiri bu kitapta yapacağınız gezintinin bazı uğrak noktaları.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir