Sarmal Yayınevi
128
"kederli olduğumuz doğrudur.
çünkü hep hüküm giydik. efendiler
kalem kullanır, biz silah; tarlalar
onların dağlar bizimdir."
Hobsbawm, "bandits" bizdeki çevirisi ile "sosyal isyancılar" adlı kitabında ilkin "sosyal eşkıyalık nedir?" sorusunun cevabını veriyor. "köylü sınıfının dramı" olarak karşımıza çıkan sosyal eşkıyalık, "tarihte en yaygın ve en evrensel toplumsal olaylardan biridir. tarımsal kapitalizme geçiş zamanında bulunan bütün toplumlarda görülür."
Birbirinden çok farklı olan kent ve köy toplumları göz önüne alınınca, devlet otoritesinin zayıfladığı, yanlışların düzeltilmesinin istendiği, toplumsal karışıklık ve gerilimin yaşandığı, ekonomik krizin görüldüğü ve halkın yoksul düştüğü bir dönemde; köy coğrafyası unsurlarından dağ, yüksek ova ve ormanlarda bölgesinin sınırlarını çizen sosyal isyancılar, "mevcut düzenin restore edilmesi" amacıyla tarih sahnesinde görülür. Bu doğrultuda "sosyal bir eşkıyanın kendi bölgesindeki ve hatta başka bölgelerdeki köylülerin -toprak ağaları hariç- ürünlerini yağma etmesi düşünülemez." (s.12) Devlet otoritesi ve feodallerin gözünde yasa dışı bir köylü, bir "düzen" bozucu, bir eşkıya iken; sosyal isyancı, kendi köylüsünün gözünde bir kahraman, adalet savaşçısı ve öç alıcıdır. Adaletsizliklerin önüne geçerek halkın özgürlüğüne gidecek yolda onlara liderlik eder.