Michel Foucault – Güvenlik, Toprak, Nüfus

e-kitap indir
Güvenlik, Toprak, Nüfus: College De France Dersleri 1977-1978 Kitap Kapağı Güvenlik, Toprak, Nüfus: College De France Dersleri 1977-1978
Michel Foucault
İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları
392

İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, Michel Foucault'nun 1970-1984 arasında Collège de France'ta verdiği ve düşünürün birçok farklı dönemde ceza kurumları, psikiyatri, liberalizm veya öznenin kuruluşu gibi konuları ve bunlara ilişkin tahlillerini içeren derslerini yayınlıyor. Foucault'nun derslerdeki ses kayıtlarından hareketle düzenlenen bu kitapların yayınına Fransa'da 2004'te başlandı. Bu kitaplar, yazarın diğer eserlerinde ve değişik söyleşilerinde yer almayan yorumlarını da içeriyor. Michel Foucault, delilik, cinsellik, suç gibi konuları işlediği kitaplarında, genellikle doğal ve tarihdışı bir kategori olarak ele alınan "insan"ın, aksine, tarihsel olarak inşa edilmiş olduğunu göstermeyi amaçlıyordu. 1970'li yılların ilk yarısındaki derslerini adlî, cezai pratiklere ve kapatılma sorununa ayıran Foucault, 1978 senesindeki bu derste disiplini değil yönetimi, kapatılmayı değil dolaşımı, hapishaneyi değil insanları özgürlükle yönetme tekniği olarak liberalizmi ele alıyor. Modern devletin tarihini yönetim sanatlarının bir parçası olarak okurken, bu sanatların soybilimini de Doğu'daki çoban-kral figürüne bağlayan Foucault, bu derste daha önce başvurduğu yöntem ve analizleri köklü bir biçimde dönüştürerek, dünya çapında büyük ilgi uyandıran "yönetimsellik" ve "pastoral iktidar" gibi kavramları geliştiriyor. Öte yandan, modern politikanın "devlet aklı" gibi temel meselelerinin, polis gibi başat kurumlarının ortaya çıkışının incelendiği Güvenlik, Toprak, Nüfus dersi, parlak bir siyasi tarih denemesinin çok ötesinde bir etkiye sahip. Foucault'nun nüfusun şehircilik politikaları üzerinden yönetilmesi ya da pastoral iktidar karşısındaki "tutum ayaklanmaları" konusundaki analizleri, bu düşüncenin bugün bizler için hâlâ ne denli canlı ve önemli olabileceğini ortaya koyuyor.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Michel Foucault – Bilginin Arkeolojisi

e-kitap indir
Bilginin Arkeolojisi Kitap Kapağı Bilginin Arkeolojisi
Michel Foucault
Ayrıntı Yayınları
256

1926 yılında Fransa'nın Poitiers kentinde doğan Michel Foucault hem düşünceleri hem de yaşantısıyla kendisini özgürlüğe adamış bir filozof, bir eylem insanıdır. Belki de onu anlamanın en doğru yolu söyleşilerde kullandığı şu ifadelerdir: "Yaşamın ve çalışmanın temel amacı, kişinin başlangıçta olmadığı kişi olmasıdır"; "oyun ancak sonunda ne olacağını bilmediğin zaman oynamaya değer olur"; "kitaplarımın her birisi benim yaşam öykümdür". Foucault hem kendisinin hem de başkalarının her hangi bir kategorik çerçevenin içine yerleştirilerek nitelenmesinden ya da yargılanmasından son derece rahatsızlık duyardı mutlaka ama yine de onu anlatmaya giriştiğimizde bulabileceğimiz en uygun sıfat yine kendisinin kullandığı Düşünce Sistemleri Tarihçisi olacaktır.
Foucault'nun düşünce hayatına bütünüyle egemen olan üç ana kavram vardır. Çözümlemelerinin "düşünce sistemleri"ne ilişkin olanları arkeoloji, "iktidar biçimleri"ne ilişkin olanları genealoji, "kendine özen gösterme"ye ilişkin olanları da etik ile belirlenen üç dönemde yapılır. Foucault için Klâsik olan xvıı. ve xvııı. yüzyıllar ile Modern olan xıx. ve xx. yüzyıllarda, bu dönemlere ilişkin oluşumları hem teorik hem de pratik alanlarında yöneten epistemelerin farklı olması nedeniyle, farklı biçimlerde görünen ve incelenen aynı pozitifliklerin (hayat, emek, dil) bilgisi hakkında gerçekleştirilen derinlemesine bir çözümleme yönteminin adıdır Bilginin Arkeolojisi. Bu çözümleme yöntemi, onun alt başlığı "psikiyatrinin arkeolojisi" olan Klâsik Çağda Deliliğin Tarihi, alt başlığı "tıbbî bakışın arkeolojisi" olan Kliniğin Doğuşu ve yine alt başlığı "insan bilimlerinin arkeolojisi" olan Kelimeler ve Şeyler adlı eserlerinde uygulanmıştır. Adı geçen eserlere egemen olan arkeoloji ile Foucault bir disiplini değil, bir araştırma alanını göstermek ister.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Michel Foucault – Bir Aile Cinayeti

e-kitap indir
Bir Aile Cinayeti: XIX. Yüzyılda Bir Aile Cinayeti Kitap Kapağı Bir Aile Cinayeti: XIX. Yüzyılda Bir Aile Cinayeti
Michel Foucault
Ayrıntı Yayınları
336

Annemi, kız kardeşimi, erkek kardeşimi katleden ben, Pierre Riviére
XIX. yüzyılda Normandiya'nın Calvados eyaletine bağlı küçük bir köyde yaşayan 20 yaşındaki Pierre Riviere, çocukluğundan beri garip davranışlarıyla tanınmaktadır. İnsanlardan, bilhassa kadınlardan kaçmakta, karamsar ve dengesiz kişilik özellikleri sergilemektedir. Oldum olası kafasını meşgul eden yücelik fikirleri, ailesinden yaşanan sorunlarla birleşince onu adım adım korkunç sona yaklaştırır. Babasını mutsuzluklarından kurtarmak gibi, ulvi olduğunu düşündüğü bir misyon üstlenerek, annesini ve iki kardeşini öldürür.

Hapishanede kaleme aldığı hatıratı, hem kendi öznel durumunu hem de o dönem Fransa'nın genel profilini yansıtması açısından çok ilginçtir. O dönemde Fransa, Cumhuriyetçiler ve kralcıların iktidar mücadelesiyle çalkalanmata, gizli dernekler mantar gibi bitmektedir. Kral Louis-Philippe'e suikast düzenleyen Fieschi'nin davası ile Riviere'in davası aşağı yukarı aynı zamana denk düşer. Kral tüm tebaanın babası olarak düşünüldüğünden, ebeveyn katliyle kral katli arasındaki geçişlilik, iki dava sürecinin birbirinden etkilenmesine yol açmıştır. Akıl hastası mı, yoksa bir canavar mı olduğu konusunda bir türlü ortak karara varamayan tıp uzmanları ve adalet mekanizması büyük bir bocalama içindedir. Tıp bilimi hem kendi arasında bölünmüş hem de adalet mekanizmasıyla uyuşmazlık yaşanmaktadır. Kısacası, ortada bir yetki sorunu vardır. Kim neye, ne kadar karar verebilecektir? Riviere ve hatıratı, Riviere vakası, yargıçlar ve doktorlar için tam bir bilmece olup çıkmıştır.

Michel Foucault ve arkadaşları, psikiyatri ve suça yönelik adalet arasındaki ilişkilerin tarihi üzerine bir çalışma yapma amacıyla yola çıktıklarında Riviere olayıyla karşılaşır, hatırat ve dava dosyası karşısında derinden etkilenirler. Foucault'nun zayıfların ve kaybedenlerin, akıl hastalarının ve sapkınların hayatlarını anlamaya doğru çıktığı düşünsel yolculuğunun en önemli uğraklarından biri olur Bir Aile Cinayeti.

Bir aile cinayetini konu alması bile tek başına eseri ilginç ve okunmaya değer kılmaktadır. Ama bu tek boyutu içinde değerlendirmek, eseri azımsamak olacaktır. Eğitimsiz, dini ve milli fikirlerle büyülenmiş, akıl sağlığı tartışmalı bir köylünün karşısında, tıp bilimiyle, psikiyatrisiyle, adalet mekanizmasıyla tüm bir toplum yer almaktadır. Sömürgeci, yayılmacı siyaset nezdinde "vatan uğruna" cinayetlerin normal, meşru sayıldığı toplumda, ailesinin fertlerini katleden bir köylü nereye oturtulmalıdır?

İşte Foucault ve arkadaşları buradan yola çıkarak, suç ve ceza, akış sağlığı ve delilik kavramlarını sorgulamakta, ikiyüzlü toplumun "normallik" normlarını tartışmaya açmaktadırlar. Güç, hakimiyet ve çatışkı ilişkileri üzerine bir kez daha düşünmemizi sağlayan bu sarsıcı metin, şiddetin her türüne sık sık tanık olan "bebekleri katil yapan" yaşadığımız toprakları da anlamamıza yönelik çok önemli bir katkı.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Michel Foucault – Doğruyu Söylemek

e-kitap indir
Doğruyu Söylemek Kitap Kapağı Doğruyu Söylemek
Michel Foucault
Ayrıntı Yayınları
160

Hayatının büyük bir bölümünü Batı'da "özne" kavramının hangi söylemsel ve pratik süreçlerle kurulduğunu araştırmaya vakfetmiş olan Michel Foucault, bu amaçla eserlerinde delilik, suça eğilimlilik, hastalık gibi kategorilerin özne oluşumunda ne gibi tarihsel ve toplumsal roller oynadığını araştırmıştır. Düşünür, Cinselliğin Tarihi'ne yönelik olarak çalıştığı son yıllarında ilgisini modernite öncesi döneme yöneltmiş, Antik Yunan ve Latin metinlerine dönerek modern özne düşüncesinin izini sürmeye girişmiştir. Kendi deyişiyle bir "düşünce tarihçisi" olarak her zamanki titiz çalışmasını sürdüren Foucault, dur durak bilmeden söz konusu dönemlerde yazılmış metinleri incelemiş, bu metinlerde özne ve kendilikle ilgili hangi meselelerin ön plana çıktığını, hangi soruların zaman içinde gündemden düştüğünü ve hangi kavramsal çerçevelerin kurulup dağıldığını araştırmıştır. Doğruyu Söylemek, Foucault'nun bu son döneminden son derece canlı bir örnek sunuyor bize. Düşünürün California Üniversitesi'nde 1983 yılında verdiği seminerlerin notlarından oluşan bu metin, Foucault'nun düşünce tarihiyle nasıl baş etmeye çalıştığını gözler önüne seren bir çalışma. Antik Yunan ve Latin stoacılarına uzanan bu serüvende Foucault, son derece önemli gördüğü bir kavramı, "dürüst konuşma" (parrhesia) kavramını merkeze koyuyor, kavramın geçirdiği değişimi gözler önüne seriyor. Dürüst konuşma kavramının araştırıldığı bu dersler, bizi aynı zamanda Foucault'yu daha ilk çalışmalarından itibaren meşgul eden "hakikat" ve "hakikat-özne ilişkisi" meselelerine götürüyor: Eski Yunan ve Roma'da "hakikati dile getirmek" ne demekti? Doğruyu söylemenin toplumsal bağlamı nasıl bir dönüşüm gösterdi? Apollon figürünün merkezde olduğu bir "hakikat oyunu"ndan, Sokrates figürünün merkezde olduğu bir başka hakikat oyununa, yani felsefeye geçilmesi ne anlama geliyordu? Bu dönemde insanın hakikatle kurduğu ilişki, kendisiyle kurduğu ilişkiyi nasıl biçimlendirdi? Bir yaşam biçimi olarak felsefe burada nasıl bir rol oynadı? Tüm bunlar, Foucault'nun bu kitapta bulacağınız altı derste son derece açık bir dille cevabını aradığı sorulardan bazılarıdır. Doğruyu Söylemek, hem Foucault'yla tanışmak, hem tarih üzerine çalışmanın yaratıcı bir biçimini görmek, hem de bir filozof ve tarihçinin düşünce tarihinde yaptığı heyecan verici yolculuğa eşlik etmek isteyenler için vazgeçilmez bir kitap.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir