Marquis de Sade – Justine – Erdemin Felaketleri

e-kitap indir
Justine - Erdemin Felaketleri Kitap Kapağı Justine - Erdemin Felaketleri
Marquis de Sade
Chiviyazıları Yayınevi
336

"Yanıldınız, beynimi coşturdunuz, bana can vermek zorunda kalacağım hayaletler yaratma olanağı verdiniz"

Sapkınlık suçlamasıyla atıldığı hapishaneden böyle sesleniyordu Sade bekçilerine. Yarattığı hayaletler, onu edebiyat ve felsefe tarihin en tartışmalı isimlerinden biri yaptı. Lanetlenmesine, adının cinsel sapkınlıkla özdeşleştirilmesine rağmen, anlatım yetenekleri hiç bir zaman tartışılmadı.

Dostoyevski, Gide, Wilde, Passolini başta olmak üzere, birçok sanatçının başucu yazarı olan Sade ile Türkiyeli okuyucu bugüne kadar ciddi biçimde tanışamamıştı. Sade'ı kendi kaleminden okuyabilecek, onun hakkında yazılan ve söylenenleri yerli yerine oturtabileceksiniz.

"Justine", "Sadom'un Yüzyirmi Günü" adlı eserleriyle birlikte Sade'ın başyapıtı olarak kabul edilmektedir ve 1926 yılında yılında "Sodom'un Yüzyirmi Günü" bulununcaya kadar, onu tarihe mal eden, adını "simgeleştiren" başlıca eser olmuştur.

Bireyin cinsel eğilimlerinin arka planı, suç ve ceza olguları, sapkınlık kavramının tüm boyutlarıyla tartışılması, sınıfsal farklılıklarla birey davranışı arasındaki bağların sorgulanması, Sade'ın tüm eserlerinin temel izleğini oluşturur ve gösterdiği büyük başarı adını ölümsüzleştirmiştir.

Sade'ın diğer başyapıtı "Sodom'un Yüzyirmi Günü"de çok yakında yayınevimiz tarafından yayımlanacaktır.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Marquis de Sade – Tanrıya Karşı Söylev

e-kitap indir
Tanrıya Karşı Söylev Kitap Kapağı Tanrıya Karşı Söylev
Marquis de Sade
Versus Kitap
152

Ey sen, dünyada mevcut her şeyi yarattığı söylenen: hakkında en ufak bir fikrim olmayan sen; ancak lafta tanıdığım ve her gün yanılan insanların bana söyledikleri kadar bildiğim sen; tanrı denen acaip ve hayal mahsulü varlık, kesinlikle, gerçekten ve herkesin önünde ilan ediyorum ki sana en ufak bir inancım yok. Ve bunun da nedeni gayet mükemmel: dünyadaki hiçbir şeyin akla yatkınlığına kanıt olmadığı saçma bir varoluşa beni ikna edecek hiçbir şey bulamıyorum.

Ey yanlışın ve fanatizmin kör ettiği zayıf ve saçma faniler, tepesi tıraşlı rahiplerin batıl inancının sizi gömdüğü tehlikeli yanılsamalardan vazgeçin! Onların size bir Tanrı sunmalarındaki müthiş çıkarı ve bu tür yalanların sizin mallarınız ve ruhlarınız üzerinde onlara sağladığı itibarı düşünün! Yüreğinizde bir ibadet ihtiyacı duyuyorsanız, tutkularınızın somut nesnelerine yönelin: gerçek bir şey sizi en azından bu doğal saygı içinde tatmin edecektir. Ama tanrıya yönelik iki, üç saatlik sofuluğun ardından ne hissediyorsunuz? Sizin duyularınıza hiçbir şey sağlamayan soğuk bir hiçlik, tiksinti verici bir boşluk. Düşlere ve gölgelere tapmış olsaydınız da duyularınız aynı durumda olurdu! İndirin batıl inanç ağacına son darbeyi; dalları budamakla yetinmeyin: Etkileri bu kadar bulaşıcı olan bir bitkiyi tamamen kökünden söküp atın!

Tanrıları devirerek, aşıralım gök gürültülerini onların ve yıkalım bu ışıltılı şimşekle ürkütücü bir dünyada hoşumuza gitmeyen her şeyi!


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Marquis de Sade – Yatak Odasında Felsefe

e-kitap indir
Yatak Odasında Felsefe ya da Ahlaksız Eğitmenler Kitap Kapağı Yatak Odasında Felsefe ya da Ahlaksız Eğitmenler
Marquis de Sade
Ayrıntı Yayınları
192

“Evet, ben bir libertenim, itiraf ediyorum, bu konuda akla gelebilecek her şeyi düşündüm; ama düşündüğüm, tasarladığım şeyleri elbette yapmadım ve kesinlikle de yapmayacağım. Ben bir libertenim, adi suçlu ya da katil değil.” Tüm zamanların en lanetli yazarı Marquis de Sade kendini böyle ifade etmişti. O, ömrü boyunca tüm Fransız politik rejimlerinin zindan müdavimiydi. Monarşi koşullarında demokrat, 1789'da devrimci bir aktivist... olan bu müebbet isyancı, hep orta yolu reddetmenin peşinde koştu. G. Apollinaire, A. Breton, O. Wilde, O. Mirbeau ve M. Heine gibi edebiyat devleri sayesinde gün ışığına çıkmış olan Sade'ın eserleri, yirminci yüzyılda felsefe, düşünce ve edebiyat alanında vazgeçilmez bir referans noktasına dönüşmüş; Dostoyevski dahil sayısız yaratıcının ilham kaynağı olmuştur. Başyapıtı olan Yatak Odasında Felsefe ise tüm dünya dillerine çevrilerek milyonlarca adet basılmış, birçok kez sinemaya uyarlanmış, özgür ve özgün düşüncenin doruğu olarak kabul edilmiştir. Genç bir kıza teorik ve pratik libertenlik eğitiminin verildiği Yatak Odasında Felsefe, metafiziğin, ahlakın, tarihin, felsefenin sık sık araya girdiği, 1795 tarihli yedi diyalogdan oluşuyor.

Diderot ve Rousseau'nun natüralizminin mirasçısı, Pascal'ın savunucusu olan Sade, bu eserinde on sekizinci yüzyılın düşünce akımlarına saldırıyor; özgür düşünceye sonuna kadar bağlı biri olarak doğayı yüceltiyor, şiddet de dahil her şeyin doğallığını savunuyor. Yalnızca cinselliği değil aynı zamanda etik, metafizik ve estetik algıyı da altüst ediyor. Ona göre “hayal gücü düzenin düşmanı.” Baştan sona neşe ve kara mizah duygusunun egemen olduğu bu eser, fikir ve edebiyat tarihinde bir başyapıt olarak kabul görmüştür. Büyük fikirler yüzünden ahlakı bozulacak kişiye yazıklar olsun! Felsefi düşünceler içinden yalnızca kötü olanları çekip almayı bilen, ahlakı her şeyle bozulan bu kişilere yazıklar olsun! Bunların ahlakının Seneca ya da Charron okuyarak bozulmadığını kim ileri sürebilir? Ben asla onlara hitap etmiyorum! Marquis de Sade

Sade, günümüzde türlü görünümler altında dönen temel soruna eğilmemizi istiyor bizim: İnsanın insanla ilişkilerine eğilmemizi.

- Simone de Beauvoir


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir