...Bunu söylemek ne kadar tuhaf olsa da benim için Muhammedilik, Haça tapmaktan (Hıristiyanlıktan) mukayese edilemeyecek kadar yüksekte duruyor. Eğer insan, seçme hakkına sahip olsaydı, aklıbaşında olan her bir insan, şüphe ve tereddüt etmeden Muhammediliği; tek Allahı ve onun Peygamberini kabul ederdi. Ünlü Rus yazarı L. N. Tolstoy, 1908 yılında, Abdullah El-SÜHREVERDİnin Hindistanda basılmış Hz. Muhammedin Hadisleri kitabını okumuştur. Okuduğu hadislerden bir risale (kitapçık) tertip etmiş, bunu Rusyanın Posrednik adlı yayınevinde bastırmıştır. Rus halkı ve özellikle Rus aydınları, L. N. Tolstoyu ilahi bir kuvvete sahip görüyor ve onun İslamiyeti kabul etmesinin duyulmasının Rus toplumu içinde İslama güçlü bir akım başlatabileceğini biliyorlardı. Bu yüzden de Tolstoyun Hz.Muhammedin hadislerinden derlediği kitapçığını KGB gibi Rus istihbarat birimleri gizli tutmaya, unutturmaya ve basılmasını engellemeye çalışıyorlardı. Tolstoy, bu risale (kitapçık) ile Rus okurlarını, Hz. Muhammedin hadisleriyle tanıştırmıştır. Hadislerden seçtiği konularda fakirlik ve eşitlik gibi kavramları esas almış, Rus halkına ve onları aldatanlara bir ders verir nitelikte olmasına özen göstermiştir. Tolstoy, seçip kitapçık haline getirdiği bu hadislerle, gerçek adalet ve eşitliğin, kardeşlik ve fedakârlığın, insana saygı ile sevginin İslamda olduğunu vurgulamak istemiştir Prof. Dr. Telman Hurşidoğlu Aliye