Ayrıntı Yayınları
176
Türkiye’de geçen yıl 16 bin kadına tecavüz edildi. Uzmanlar gerçek rakamın çok daha yüksek olduğunu düşünüyor... Nedeni, kadınların tecavüzden sonra adli makamlara başvurmaktansa olayı gizlemeyi yeğlemeleri; örselenmişlikleriyle yaşamayı seçmeleri...Yazar bu “zor”luğu aşarak cinsel şiddeti yaşayan kadınlara ve yaşatan erkeklere kendilerini anlattırıyor... Erkekler kendilerini şiddet kullanmaya iten nedenleri ve neden şikâyet edilmediklerini; kadınlar hangi durumlarda şiddete maruz kaldıklarını, sonuçlarını ve çevrenin tepkilerini açıklıyor. Sokağın yanı sıra “bitişik komşuda” da yaşananlara dikkat çekilen bu kitapta, devleti temellendiren en güçlü kurumlardan biri olan ailenin sahtelikleri de örnekleniyor. Ve yazar cinsel şiddetin “şiddete dayalı cinsellik” değil “cinsellik görünümlü şiddet” olduğunu belirterek, erkekleri kendi cinslerine ihanet etmeye çağırıyor.“Görmezliğe geldiğimiz, olmasını kesin istemediğimiz, yok etmek istediğimiz olayların başında şiddet ve acı gelir. Bu iki öğenin doruk noktalarından biri tecavüz. Elimizdeki kitap, bütünüyle cinsel şiddet üzerine kurulmuş. Ancak bunu tepeden yaklaşan bir tavırla değil, doğrudan olayların tanıklığına başvurarak inceliyor.” Aktüel