Şiir
2021
Online
18
Aşk kusursuzdur... Kusursuz acı, kusursuz huzur, kusursuz ölüm... Her ne yaşatırsa girdiği gönüle, kusursuzdur...
Kitabın Tamamını E-Kitap oku
eKitap Arşivi – Ücretsiz PDF E-Kitap İndir
Yalnızca PDF e-kitapların paylaşıldığı Ücretsiz bir ekitap arşividir.
Aşk kusursuzdur... Kusursuz acı, kusursuz huzur, kusursuz ölüm... Her ne yaşatırsa girdiği gönüle, kusursuzdur...
Kitabın Tamamını E-Kitap oku
Bir Mültecinin Melek Aşkı.
Melek masada duran, manşetinden sür manşetine kadar iç karartıcı olan tüm haberlerin nerdeyse hepsini okudu. Manşet yine aynıydı, Ortadoğu’da süregelen savaşla ilgili bir haberdi. Haberde, Akdeniz açıklarında savaştan kaçmak isteyen mülteci grubunun batan gemilerinden bahsediyordu. Kimisinin cesedi karaya vurmuştu. Kimisi balıklara yem olmuştu. Kırmızı ve tek bir ayakkabısı kalmış küçük bir kızın, deniz kıyısına vurmuş cansız bedeniyle süslemişti bu acı haber.
Yaşıtları aynı kumsalda kumdan kale yaparken, onun kumdan var olmayacak hayalleri çoktan yıkılmıştı. Bu haberler karşısında nerdeyse Melek’in bile içi acıyacaktı. Taş olsa çatlardı çünkü. Toprak olsa kururdu, deniz olsa üşürdü. Bu lanetli dünya, yok olmasında ne olsundu. Öyle ya da böyle, herkesin dilinde bir lanet vardı ve de tanrıya gereksiz yakarışlar. Sanki bu uçurumu tanrı yarattı. Tanrı değil mi ki; insanlara hür irade veren.
Kitabın Tamamını E-Kitap Oku
Bir Mültecinin Melek Aşkı.
Melek masada duran, manşetinden sür manşetine kadar iç karartıcı olan tüm haberlerin nerdeyse hepsini okudu. Manşet yine aynıydı, Ortadoğu’da süregelen savaşla ilgili bir haberdi. Haberde, Akdeniz açıklarında savaştan kaçmak isteyen mülteci grubunun batan gemilerinden bahsediyordu. Kimisinin cesedi karaya vurmuştu. Kimisi balıklara yem olmuştu. Kırmızı ve tek bir ayakkabısı kalmış küçük bir kızın, deniz kıyısına vurmuş cansız bedeniyle süslemişti bu acı haber.
Yaşıtları aynı kumsalda kumdan kale yaparken, onun kumdan var olmayacak hayalleri çoktan yıkılmıştı. Bu haberler karşısında nerdeyse Melek’in bile içi acıyacaktı. Taş olsa çatlardı çünkü. Toprak olsa kururdu, deniz olsa üşürdü .Bu lanetli dünya, yok olmasında ne olsundu. Öyle ya da böyle, herkesin dilinde bir lanet vardı ve de tanrıya gereksiz yakarışlar. Sanki bu uçurumu tanrı yarattı. Tanrı değil mi ki; insanlara hür irade veren.
Kitabın Tamamını E-Kitap Oku.
Enteresan! Kapıdakinin asistanım Ali olmayacağına bir ona bahse girerim.Bu saatte yatağında horul horul uyuyordur.Ali,her gece arkadaşlarıyla içer.Sorsan; “içkiyi para vermem Baykul ağabey,”der. Haklı da,para vermez,çünkü veremez. Nerdeyse iki aydır ona tek kuruş vermedim.Babasının aylığıyla geçiniyorlar.Adam her geçen gün daha da kötüye gidiyor.Zavallı adamın son günlerini yaşadığını anlamamak içinse aptal olmak lazım. Ali’yse hayatta tek kalan varlığı babasının bu durumuna rağmen hala umutlu, hastalığını kabullenmeyecek kadar da aptal. Keşke bende onun kadar aptal olabilsem. Ne dirim ne de ölüm umurumda. Kapı yine çaldı ve ben henüz giyinmedim,yüzümü bile yıkamadım. Kapıda ki Tuğrul olabilir mi acaba?Kardeşimi de epeydir görmedim.Henüz bir işi yok,ara sıra yanıma uğrar...
Bu dedektif aklınızı başınızdan alacak...Eşi görülmemiş bir dava,eşi görülmemiş bir dedektiflik romanı.
Romanın Tamamını E-Kitap Oku